{ "title": "Çalma Hastalığı", "image": "https://www.psikolojik.gen.tr/images/calma-hastaligi.jpg", "date": "21.01.2024 04:40:47", "author": "Arife", "article": [ { "article": "
Çalma hastalığı, kleptomani olarak adlandırılan bu sorun çalmadan duramayan kişilerin yaşadığı bir rahatsızlıktır. Bu kişiler yaşadıklarından sonra farklı düşünceler içinde olur. Bunlar ben hırsız değilim, çalmayı düşünmedim, bunun için plan yapmadım, çaldıklarım maddi değeri olmayan şeyler, çalarken rahatlıyorum, sonra pişman oluyorum benzeri düşüncelerden oluşur. Bu rahatsızlıkta kişiler ihtiyacı olmayan ve parasal değeri bulunmayan şeyleri çalma duygusunu engelleyemez. Çalmanın sonucunda yaşayacaklarını bilmesine rağmen, hislerine engel olamamakta ve sürekli olarak bu eylemi tekrar etmektedir. Çalma dürtüsüyle kendini engelleyemeden bu eylemi yerine getiren kişiler, gerçekte bu eşyayı alabilecek maddi olanağa sahip olurlar. Çalma eylemini planlamadıkları gibi, ani olarak yaşayabilirler. Başkasından intikam alma gibi bir etken de söz konusu değildir. Bu kişiler bundan utandıklarından ya da bunu bir hastalık olarak algılamadıklarından dolayı tedavi olma ihtiyacı hissetmezler. Kadınlar erkeklere göre bu rahatsızlığa daha fazla yakalanırlar. Hastaların üçte ikisini kadınlar oluşturmaktadır. Erkekler bu soruna 50-55 yaşlarında, kadınlar ise 30-35 yaşlarında yakalanabilirler. Ergenlik döneminde başladığında, fark edilmeden uzun yıllar devam ettirilebilir. Bu rahatsızlık sırasında erkeklerde yangın çıkarma, patolojik kumar oynama, öfkeyi kontrol edememe, kadınlarda ise vücuttaki tüyleri ve saçları yolma gibi bozukluklarda beraber görülebilir.

Çalma hastalığı kaç şekilde yaşanır?
Çalma hastalığının nedenleri nedir?

Bu rahatsızlığın nedenleri farklı görüşlerle açıklanmaktadır. Kişilerde doğuştan gelen alt benlik sürekli olarak haz almayı ister. Otoriteyi oluşturan kişilerin etkisiyle oluşmuş olan üst benlik ise topluma uyum konusunda kişinin isteklerine sınır koyar. Benlik alt benlik ile üst benlik arasındaki dengeyi sağlamaya çalışır. Çalma hastalığına tutulmuş olan kişilerde ise alt ve üst benlik arasında olan ego dengeyi sağlayamaz. Üst benlik acımasız bir hale gelerek, çalma eylemini gerçekleştirip, kişiyi cezalandırmaktadır. Çalma hastalığının nedenlerinden biri olarak kabul edilen bu durum psikanalitik kurama göre böyle açıklanmıştır. Başka bir düşünceye göre bireyin bastırılmış olan çatışmaları bunda etkili olmaktadır. Çalma eylemiyle birlikte cinsel doyum gerçekleşmektedir. Bu etken Freud tarafından bu şekilde açıklanmıştır. Bu kurama göre, çocukların 3-5 yaşlarında cinsel organlarına yoğunluk olan dönemde yaşanan sorunlardan kaynaklanmış olduğu düşünülmektedir. Bu etki günümüzde yaşanan çalma hastalığı olan kişilerde çocukluk dönemindeki travmalardan dolayı geliştiğini belirlemektedir. Yaşanan olayların etkisiyle bunları bastırmak için, çalmanın bilinçdışı yapılan bir eylem olduğu kabul edilmektedir. Ayrıca çalma eylemini yapan kişinin travmatik olaylara karşı duyduğu öfke birikiminin hedef değiştirilmesi isteği ve öç alma duygusu eşlik etmektedir. Çalışmalar travmaların bu sorunun yaşanmasında etkili olduğunu belirlemiştir.

Çalma hastalığına hangi psikolojik hastalıklar eşlik edebilir?

Yapılan araştırmalar bu rahatsızlığın çoğu zaman tek başına yaşanmadığını ortaya koymaktadır. Hastalarda içgüdüsel bir dürtüyle oluşan çalma hastalığı psikiyatrik sorunlarla beraber yaşanır. Bu sorunlar içinde sayılabilecekler;
Çalma hastalığı hangi hastalıkların sonucunda görülebilir?

İçgüdüsel çalma bazı insanlarda fiziksel rahatsızlıklar sonrasında gelişebilir. Bu rahatsızlıklar içinde epilepsi, demans, beyin atrofisi ve bazı ilaçlar ile tümör oluşumları sayılabilir.

Çalma hastalığının tedavisi nasıl yapılır?

Bu rahatsızlık tedavisi olan bir durumdur. Ancak her durumda farklı değerlendirmeler yapılmalıdır. Dürtüsel bir bozukluk olduğundan, altta yatan psikolojik etkilere inilmelidir. Erişkin hastalarda çocukluk döneminde yaşanan travmaların etkili olduğu izlenmiştir. Ayrıca çocuk ya da yetişkinlerde devam etmekte olan aile içindeki sorunlarda bunda etken olabilir. Bu sorunlar tespit edildikten sonra psikoterapi yöntemleri kullanılarak, bu sorun ortadan kaldırılabilir.
" } ] }