{ "title": "Lezbiyenlik", "image": "https://www.psikolojik.gen.tr/images/lezbiyenlik.gif", "date": "21.01.2024 11:46:21", "author": "Cansal", "article": [ { "article": "
Lezbiyenlik olarak da bilinen bir kadının başka bir kadına ilgi duyması durumu, genellikte toplum içerisinde \"anormal\" olarak nitelendirilmektedir. Özellikle Müslüman ülkelerde, eşcinsel ilişkiler son derece olumsuz karşılandığı gibi, Şeriat sisteminin uygulandığı ülkelerde ölüm ya da tecavüz gibi cezalar ile sonuçlandırılmaktadır. Eşcinsellik, tarihsel bakımdan incelendiğinde oldukça eski dönemlere dayanır. İlk medeniyetlerde dahi, kadın erkek ilişkisi (Heteroseksüel ilişki) yaygın olmasına karşın, eşcinsel ilişkiler birçok toplumda sıklıkla yaşanmış ve genellikle kabul görmüştür.

Lezbiyenlik Nedir?

Bir kadının, başka bir kadına -bir diğer deyişle hemcinsine- ilgi duyması eşcinsellik ya da lezbiyenlik olarak adlandırılmaktadır. Lezbiyenlik yalnızca cinsel ilişkiden kaynaklanan bir durum olmadığı gibi, duygusal ilişki ile cinsel ilişkiyi kapsamaktadır. Kendini lezbiyen olarak tanımlayan kadınlar, hemcinsleri ile hem duygusal anlamda hem de cinsel anlamda beraberlik yaşamakta ya da yaşamak istemektedir.

Eşcinsellerin Dışlanması

Eşcinselliğin yani gey, lezbiyen, transseksüel, biseksüel ya da uniseksüellerin dışlanması ve anormal olarak değerlendirilmesi, kutsal dinlerin kabulü ile yaygınlaşmıştır. Zira dünya nüfusunun büyük bölümü tarafından kabul gören dört büyük din de kadın erkek ilişkisinin kutsallığına dikkat çekmiş ve evlilik kavramına vurgu yapmıştır. Bunun yanı sıra geylik ya da lezbiyenlik olarak adlandırılan hemcinslerin duygusal ve cinsel ilişki yaşamaları, insan doğasına aykırı bulunduğu için de reddedilmiştir. Bunun sebebi, hemcinslerin ilişkilerinden çocuk sahibi olamamalarıdır.

Lezbiyenlik Hastalık mıdır?

Eşcinsellik toplum tarafından ne kadar dışlanırsa dışlansın, tarihin tüm süreçlerinde olduğu gibi, günümüzde de bir toplum gerçeği olmayı sürdürmektedir. Buna karşın bilim adamları tarafından birçok çalışma yapılmakta ve kadın ya da erkeklerin niçin hemcinslerine ilgi duyduğunu açıklamaya çalışmaktadır. Yapılan bazı bilimsel çalışmalar, eşcinsellerin beynindeki bir bölgede değişiklik olduğunu iddia etmiş olsa da bunlardan hiçbiri kanıtlanamamıştır. Bununla birlikte, hiçbir bilim çevresi, lezbiyenlik, biseksüellik ya da geyliği hastalık olarak tanımlamamaktadır. Buradan da anlaşılacağı üzere, lezbiyenlik ya da eşcinsellik; psikolojik ya da mental bir hastalık değildir. Ancak bazı toplumlarda bu şekilde bir algı yaratılarak, eşcinsellerin dışlanması teşvik edilmektedir.

Lezbiyenlik ve Evlilik

Lezbiyenlik Hindistan gibi gelişmemiş ülkelerde, anlaşılamayan ve bu nedenle dışlanan bir kavram olduğu gibi, cezası da oldukça ağırdır. Hindistan'daki lezbiyenler, duygusal ya da cinsel eğilimlerinin öğrenilmesi durumunda, tecavüze maruz kalmakta ve bu ceza devlet tarafından meşrulaştırılmaktadır. Uluslararası Af Örgütü ve kadın örgütleri, bu konuda çalışmalar yaparak, Hindistan'ı kınamakta ve bu cezaların (!) bir an önce son bulmasını istemektedir. Hindistan, Suriye, Irak gibi gelişmemiş ya da Şeriat ile yönetilen ülkelerde durum böyleyken, birçok Avrupa ülkesi ve Amerika'nın birçok eyaleti eşcinselliği tanımakta ve lezbiyen evliliklerin yapılmasına izin vermektedir. Eşcinsel evliliklere izin veren ülkelerin sayısı her geçen gün arttığı gibi, lezbiyenlik de birçok toplum tarafından tanınan bir durum olmaya devam etmektedir.
" } ] }