{ "title": "Yaygın Anksiyete Bozukluğu", "image": "https://www.psikolojik.gen.tr/images/yaygin-anksiyete-bozuklugu.jpg", "date": "21.01.2024 02:47:30", "author": "Yümin", "article": [ { "article": "
Yaygın anksiyete bozukluğu, kişilerin gerçekte olmayan endişeler yaşaması halidir. Yaşanan yoğun endişeler kişinin günlük yaşamını olumsuz etkilemekte, yaşam faaliyetlerini sürdürmesine engel olmaktadır. Bu bozukluğa sahip olan kişiler, her olayda en kötü sonuçları düşünür, iyi olasılıkların olmadığını, geriye dönülemeyeceğini sanırlar. Gelişmeler onların denetimi dışındadır. Duydukları aşırı endişeyle kaygı, aile, sağlık, iş ya da para konuları ile alakalıdır. Denetleyemedikleri kaygı durumu en az altı ay süresince her gün devam etmektedir. Özellikle yaşlılık dönemlerinde sık rastlanan kişilik bozuklukları arasındadır. Kaygı normalde yaşamın bir parçasıdır. Günlük yaşamda farklı konularda kaygı duymak normal olarak kabul edilir. Okul hayatında, iş yaşamında, aile ilişkilerinde, çocuklarla ilgili konularda kişiler normal sınırlar içinde kaygı duyabilir. Kaygı hali kişinin sorunlarla baş edebilmesi için, doğru ve hızlı kararlar vermesine yardımcı olur. Fakat bu kaygı durumunun hafif ve kabul edilebilir seviyede olması gerekir. Aşırıya kaçtığında, kişilik bozukluğu olarak karşımıza çıkar.

Yaygın anksiyete bozukluğu belirtileri nedir?

Rahatsızlığın en temel belirtisi gerçekte bir neden yokken ya da nedeni belli bile olsa olayla uygunsuz ve aşırı tepkiye yol açan, denetlenemeyen endişedir. Kişiler aşırı derecede duydukları endişe ve kaygının farkında olmalarına rağmen, kendilerini denetleyemez ve sakinleşemezler. Çevresindeki kişiler tarafından aşırı evhamlı olarak nitelendirilirler. Bunun dışında konsantrasyon güçlüğü, dikkat toplayamama, en düşük seslere irkilme, geceleri sıkça uyanma, uykuya dalamama gibi belirtiler verirler. Bu kişilik bozukluğuna sanki fiziksel bir hastalığın verdiği belirtiler varmış gibi tepkiler eşlik eder. Kişilerde sebepsiz yorgunluk, kas ağrısı, baş ağrısı, titreme, yutma zorlukları, terleme, bulantı, seğirme, sersemlik, sıcak basması gibi fiziksel tepkiler bulunur.

Yaygın anksiyete bozukluğu nasıl meydana gelir?

Kişilerin yaşadığı stresler rahatsızlığın gelişimine yardımcı olur. Çocukluk çağlarında ve genç erişkinlik döneminde başlayan bozukluk, sinsi bir şekilde ilerleme gösterir. Bazı dönemlerde iyileşme, bazı dönemlerde ise daha fazla alevlenme yaşanır. Stres arttıkça rahatsızlık daha fazla kötüleşir. Bu kişilik bozukluğunun meydana gelmesinde genetik faktörler, beyin nöro kimyasındaki değişimler, kişilik özellikleri ve stresli yaşam etkili olmaktadır. Hastalarda baş ağrısı, kas ağrısı gibi fiziksel belirtilerin olması, kişileri psikoloji dışında doktorlara gitmeye yönlendirdiğinden, rahatsızlığını tanısı ve tedavisi gecikebilir.

Yaygın anksiyete bozukluğu tedavisi nasıl olur?

Bu rahatsızlık tanısı konulduğunda, tedavi edilebilir özelliktedir. Hastalar psikiyatri uzmanına başvurduğunda, fiziksel belirtilerin başka bir hastalıktan kaynaklanıp, kaynaklanmadığını anlamak için bazı tetkikler yapılır. Rahatsızlık teşhis edildikten sonra uygulanacak psikoterapi ve ilaç tedavisi çoğunlukla fayda sağlar. Bu tedaviler bir arada uygulanabileceği gibi, tek olarak da uygulanabilir. Rahatsızlığın şiddetine göre doktor bu kararı verecektir. Her hasta için farklı uygulama gerekmektedir. İlaç tedavisinde anksiyolitik ve antidepresan ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçların ciddi yan etkileri ve kişilerde bağımlılık yaratan özellikleri yoktur. Kaygı giderici ilaçlar ancak doktorun önerisi ve dozuyla kullanılmalıdır. İlaçların etkisi ancak birkaç haftada başlayacaktır. Belirtiler tam olarak düzelse de en az bir yıl daha ilaçlar kullanılmalıdır.
" } ] }