Adli psikoloji, hukuk ve psikolojinin çalışma alanlarının kesişme noktasıdır. Bu alanların kendilerine göre farklı değerleri, felsefeleri olduğu gibi, olaylara bakış açıları ve yöntemleri de bulunmaktadır. Psikoloji, bireylerin akıl ve ruh sağlıklarını düzenlemeyi hedeflerken, hukuk bireyler arasındaki anlaşmazlıkları adaletin yardımıyla çözmeyi amaçlar. Adli psikoloji, yasaların insanlar üzerindeki etkilerini ve insanların yasalar üzerindeki etkilerini inceleyen bir alandır. Adli Psikolojinin Uygulama Alanı Adli psikolojinin konusu, hükümlü ya da tutuklu durumda olan kişilerin davranışlarını değerlendirmek, mağdur durumunda olanların, sanıkların ve tanıkların durumu, sanığın cezai ehliyetinin olup olmaması, çocuğun velayetinin kime verileceği gibi olayları kapsamaktadır. Psikoloji ve hukuk hem pratikte hem de teorik olarak birbirinden farklı özelliklere sahiptir. Psikolojik değerlendirmede gönüllülük prensibi bulunmasına karşılık, adli psikolojik değerlendirmede bu koşul bulunmamaktadır. Bu alanda daha çok gizlilikle ilgili sorunlar ortaya çıkmaktadır. Adli psikolog olarak görev yapan kişi, ulaşmış olduğu bilgileri rapor haline getirerek ilgili makama sunmak zorundadır. Yapılan adli psikolojik değerlendirmede sınırlamalar bildirilmeli ve sürecin terapötik süreçten farklı olduğu açıklanmalıdır. Değerlendirme yapacak olan adli psikolog, başlangıçta kendisinin psikolog olduğunu fakat rehabilitasyon yapmadığını açıklayıcı bir bilgi vermelidir. Bu görüşmenin neden yapıldığını ve elde edilecek bilginin nasıl kullanılacağını karşısındaki kişiye açıklamalıdır. Ayrıca adli psikolog, bu bilgilerin yetkisiz kişilerin eline geçmemesi için her türlü önlemi almalıdır. Hastanın tedavisini üstlenen psikolog, hukuki süreçte uzman gibi görüş bildirmekten uzak durmalıdır. Bunun sebebi, adli değerlendirmede diğer kişilerin de dinlenmesinin gerekmesi ve bildirilen görüşün terapötik ilişki açısından ters tepkiye neden olabilmesidir. Adli psikoloji uygulaması sırasında bazen psikoloji ve hukuk değerlerinde çatışma olabilir. Bu durumda hangisinin öncelikli olacağına adli psikoloji etiği karar verir. Adli Psikolojide Sunulan Hizmetler
Adli Psikoloji Alanında Uygulanan Testler
Adli Alanda Görev Yapan Psikologların Çalışma Alanları Aile mahkemelerinde, çocuk mahkemelerinde, ceza infaz kurumlarında, denetimli serbestlik ve koruma kurullarında, emniyet ve jandarma teşkilatlarında çalışan psikologlar, öncelikle sosyal inceleme raporu hazırlarlar. Bu raporda suç işleme nedenleri, çocukların biyopsikososyal özellikleriyle iddia edilen suç arasındaki ilişki değerlendirilir. Adli psikologlar, adalet sisteminin içinde uzman olarak yer alırlar ve adaletin sağlanmasına katkıda bulunurlar. Ekstra Bilgiler Adli psikologlar, yalnızca suçluların değil, mağdurların ve tanıkların da psikolojik durumlarını değerlendirirler. Mağdurun travmasını anlamak ve tanığın güvenilirliğini değerlendirmek için psikolojik testler ve görüşmeler yaparlar. Adli psikologlar, aynı zamanda çocuk istismarı ve aile içi şiddet vakalarında da önemli rol oynarlar. Bu tür vakalarda, çocuğun veya mağdurun ifadesinin alınması ve psikolojik destek sağlanması adli psikologların sorumluluğundadır. Adli psikologlar, ayrıca profil çıkarma, risk değerlendirmesi ve rehabilitasyon programlarının oluşturulmasında da görev alırlar. |